Bazen gözlerle ifade edilemez duygular..O zaman kalemin gücü başlar..

Nerede Benim Tosbağam?

Kategori: Eskimiş Yazılar | Necati tarafından yazılmıştır. Ayrıca 5.849 kere okundu.
Erkeğin başlıca görevi araba kullanmak. Ehliyetim var fakat araba kullanma meraklısı hiç olmadım. Biri kullansın canım işte, kimse beni strese sokmasın şu berbat trafikte. Mis gibi sağa sola bakmak varken niye araba kullanayım?
Düşünüyorum da şu yaşıma kadar bir kez olsun araba kaçırmışlığım yok, hatta kuzenim babamın arabasını kaçırırdı da benim elimi sürmüşlüğüm yok. Bu kadar uzağım işte, anlayın.
Söylemeden geçemicem, ne yazık ki bu dönemde araba yoksa kız da yok. Ha araba varsa kız var mı, en azından arabası olmayandan daha çok şansın var koçum, emin olabilirsin. Nasıl ki “geçen hafta sarışın sevgili yaptım” deyince arkadaşım, fazla söze gerek yoksa; aynı şekilde “geçen hafta arabalı sevgili yaptım” demenin de üstüne söylenecek bir şey yok. Bu arabalı sevgili öyle bir şey ki ayrıldıktan sonra arabasız sevgiliye düşemiyorsun, arabalıdan devam etmen lazım(hay araba kadar taş düşsün kafana emi!)
Arabalara bakıyorum, mesela Mercedes, çoğu modeli tam bir mafya arabası. Geniş, konforlu koltuklar falan. BMW, asarım keserim, Bahçeli 7’yi coştururum gibi. Bir yanda ise Volkswagen Tosbağa… “ayyy çok tatlı ya”
Bok tatlı! Dışarıdan tatlı gibi duruyor di mi?
Tosba deyince benim aklıma çile geliyor, yolda kalmak geliyor. Mavi, kırmızı, yeşil, rengarenk şirin mi şirin adamı ruh hastası eden bir araba bu Tosba, öyle durduğuna bakmayın. Sadece kızların gönlünü çalmak için üretilmiş. Kızın gönlünü çalıp atıyorsun arabaya, iki km sonra yolda kalıyorsun. Hava buz gibi, kliması çalışmıyor. Yağmur yağıyor, silecekler çalışmıyor. Sollayım şu adamı dersiniz ayna kaymıştır falan. Rezillik. Ha üzerine 10 bin lira koyup yürür hale getirebilirsin, ama bence değmez. Bırak gitsin.
Bir de bunun kardeşi var iki tekerlekli. Vespa… “ayyy çok tatlı ya”
Cevabımı biliyorsun. Sen o Vespa ile bi trafiğe çık bakalım, seni ne yapıyorlar. Ondan sonra tatlı mı değil mi tartışırız.
Yazının sonunda romantiğe bağlıyım diye düşündüm de olmadı. Sevgilini al, tut elinden, sokaklarda koştur, gitmek istediğiniz yere sarmaş dolaş gidin desem de pek kalmadı be böyle kız. Dediğim gibi, devir arabalı sevgili devri.
– Eryaman’dan Kızılay’a yürüyerek mi gidicez ya Necati?
– Haklısın bebeğim.. Sen de haklısın..
Not: Eryaman’dan Kızılay’a yürüyerek giden arkadaşım var ama, yok değil 🙂
Güncel konulardan ve kişisel dünyasındaki konuları kaleme alan, internette dünyasındaki sıradan yazarlardan biri. İçinizden biri...
EtiCanlar:

“Nerede Benim Tosbağam?” için 2 cevap

  1. Ersin dedi ki:

    Kişisel blogların şu içinde bir şeyler bulduğumuz bölümlerini çok seviyorum. Tospaa / Tosbaa / tospa her ne ise, güzel görünen bir araçtır. Özellikle modifiye edildiğinde daha bir güzel durur. Biraz da meraklı birinin elindeyse 90 / 60 / 90 bir kız gibi görünebilir. Bir erkeğin arabasıysa 150 kiloluk adamı bir anda baklava dilimi şeklinde kasları olan biri gibi gösterebilir. Lakin senin de bahsettiğin gibi eski model araçların trajikomik hikayeleri vardır. Bu araçlar bakımları her nasıl olursa olsun parça yaşından kaynaklanan sorunları sıkça çıkarırlar. Ha volkswagen bu araçların modernize edilmiş halini çıkardı mı? evet, lakin olmadı be azizim.

    Bunun yerine kızlar mini cooper’ı sevmeye başladılar. İşte zamane gençliği…

  2. Forum dedi ki:

    Ehliyet alırsam ilk arabam tospağa olucak. O arabayı hatta müzeye koycam nedir bu tospağa hala sokakta görüyom kaç kişi kullanıyor müzelik oldu resmen ama koycam müzeye yani mektup atcam başbakana 😀

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir