İstenmeyen tüylerden kurtulmak genellikle kadınların tercih ettiği kalıcı yöntem olsa da günümüzde erkeklerin de bu yöntemi tercih etme oranı giderek artmaktadır. Çalışma yaşamı olan insanlar kişisel bakımları için kısa zaman ayırıp, günün geri kalanını dolu dolu yaşamak istemektedirler. Özellikle bu durum yaz aylarında daha fazla önem kazanmaktadır. Aniden yapılan tatil planları, plansız gelişen akşam eğlenceleri gibi aktivitelerde yaz aylarında özellikle kadınlar her daim hazır olmak isterler. Bu sebeple sizlere önereceğimiz en yeni teknoloji saten lazer ile istenmeyen tüylerinizden kurtulabilirsiniz.

Saten Lazer Nasıl Bir Uygulamadır?

Saten Lazer’indiğer yöntemlere göre geçici çözüm değil, kalıcı olarak istenmeyen tüylerden kurtulmanızı sağlayan bir çözüm sunduğu belirtilmektedir.  Vücudunuzda bulunan tüylerden kalıcı olarak kesin sonuçla tamamen kurtulabileceğiniz, cihaz özelliği sayesinde az sayıda seansla kısa zamanda kesin sonuca ulaşabileceğiniz belirtilmektedir. İstenilen bölgeye kolaylıkla uygulama yapılmaktadır.

Saten Lazer Hangi Bölgelere Uygulanabilmektedir?

Vücudunuzda istediğiniz bölgeye saten lazer uygulatabilirsiniz. Herhangi bir bölge kısıtlaması olmadığı, ciltte kızarıklık, kaşıntı gibi yan etkiler bırakmadığı için istediğiniz bölgeye güvenle saten lazer uygulatabileceğiniz söylenmektedir. Özel ve hassas bölgelerinize de cihazın soğutucu özelliği sayesinde yanma, kızarma, acı hissi olmadan rahatlıkla uygulatabilirsiniz.

Saten Lazer Sonrası Uygulanması Gerekenler Nelerdir?

Saten lazer uygulama sonrası 1-2 gün lazer yapılan bölgenin direkt güneş ışınlarından sakınılması gerektiği söylenmektedir. Uygulama sonrası 4-5 saat bölgenin su ile temasından kaçınılması gerektiği belirtilmektedir. Bunun dışında saten lazer uygulama sonrası dikkat edilmesi gereken husus olduğu belirtilmemiştir. Uygulama öncesi ve sonrası için saten lazer uzmanları sizleri en detaylı şekilde bilgilendiyor ve yönlendiriyor olacaklardır.

Saten Lazer Nerelerde Yapılmaktadır?

Bu uygulama Türkiye’nin birçok şehrinde yapılmaktadır. Size en yakın ilde bulunan merkezlerin listesine www.satenlazer.com sitesinden ulaşabilir, adres, telefon gibi iletişim bilgilerini görebilirsiniz.

Saten Lazer hakkında merak ettiğiniz her soruyu bu site üzerinden öğrenebilir ve en doğru bilgiye ulaşabilirsiniz. Yaz gelmeden istenmeyen tüylerden kurtulmanın tam zamanı, kısa zaman kalan yaz için şimdi güzelleşmenin tam zamanı.

Abartmıyoruz kendimizi övmüyoruz, bir 1990 yılında toptan duşakabin imalatı satışı yapan firma olarak kurulduk 2011 yılında NOKTA DUŞAKABİN markası ile internete giriş yapıp perakende satışa başladır. Binlerce referans ile sektörde yer alan firmamız müşteri memnuniyeti %100 sağlayamasa da sağlamak için tüm çabayı sarf etmektedir. Müşteri talebine göre istenilen özel ölçüde Duş kabini üretimi nakliyesi ve montajı firma personeli tarafından sağlanmaktadır. Ürünlerimizi www.noktadusakabin.com web sitesinden inceleyebilirsiniz.

HİZMET BÖLGELERİMİZ

İstanbul merkezli olan firmamız Ankara ve İzmir illerinde üretici bayilikleri ile üretim satış ve montaj hizmeti sunmaktadır. Belirtilen iller dışından verilen siparişlerde İzmir ilenden kargo ile adresinize paketli olarak gönderim yapılmaktadır. Siparişini vermiş olduğunuz ürünler için ücretsiz ön keşif yapılıp banyonuza uygun olan ölçü tespit edilmekte ve en uygun olan duş kabini üretilip firma personelimiz tarafından montajı yapılmaktadır.

DUŞAKABİN MODELLERİ

Duşakabin modellerimiz kompakt, cam ve mika olarak 3 farklı modelde üretilmektedir.

• Kompakt duşakabin modelleri
• Lüx camlı duşakabin modelleri
• 4mm camlı duşakabin modelleri
• Menteşeli cam duşakabin modelleri
• Mika duşakabin modelleri
• Teknesiz duşakabin modelleri

Üretimini yapmış olduğumuz duşakabin modellerin de en ucuz duşakabin modeli teknesiz mika camlı olan modeldir. Teknesiz olan kabin istenilen ölçüde mevcut tekne veya küvetinizin üzerine veya zemine istenilen modelde üretilmektedir.

Duşakabin siparişi vermek veya ürünler hakkında detaylı bilgiler internet adresimizden ulaşabilirsiniz. Sitemizde bulamadığınız bir konu hakkında müşteri temsilcimiz haftanın 6 günü 21:30 kadar hizmetinizdedir. Kaliteyi ucuza almak istiyorsanız işi duşakabin olan yaptırın bizden söylemesi

Saç dökülmesi sorunu görselliği doğrudan etkileyen bir sorundur. Özellikle günümüzde bu sorunu yaşayan kişi sayısı bir hayli fazladır. Bu konuyla ilgili evde yapılacak bakım çeşitleri ön plana çıkmaktadır. Bu noktada saç dökülmesine iyi gelen bitkisel yağlar konusu devreye girmektedir. Bu yağları şu şekilde sıralayabiliriz:

Zeytinyağı

Sindirim sistemi ve cilt üzerinde olumlu etkileri olan zeytinyağı, saçlarda da etkilidir. Saç dökülmesi yaşayan kişilerin ilk başvurduğu yağlardan olan zeytinyağını gönül rahatlığıyla uygulayabilirsiniz. Saç derisine masaj yaparak uygulayacağınız zeytinyağı ile saç dökülmesini önleyebilir, kepek ve kırılma gibi sorunların önüne geçebilirsiniz.

Lavanta Yağı

Saç dökülmesine bitkisel kür konusunda sıklıkla kullanılan yağlar arasında yer alan lavanta yağı, saçlar üzerinde olumlu etkiye sahiptir. Saç diplerine masaj yapılarak uygulanan lavanta yağı sayesinde saç derisindeki kan dolaşımı artacaktır. Bu durum da saç diplerine giden oksijen miktarını arttırarak dökülmenin önüne geçecektir. Saç kırıklarının oluşmasını da durduran lavanta yağı ile olumlu sonuç elde edebilirsiniz.

Badem Yağı

Saç dökülmesine iyi gelen bitkisel yağlar konusunda öne çıkan badem yağı, saçların beslenmesi için gerekli olan E vitaminini karşılamaktadır. Saçları güçlendiren ve aynı zamanda dökülmesini önleyen badem yağını saç diplerine masaj yaparak ya da saç uçlarındaki kırıklar için uygulayarak kullanabilirsiniz.

Jojoba Yağı

Son dönemlerde sıklıkla kullanılan ve saç dökülmesi sorununa karşı etkili olan jojoba yağı, vücut tarafından kolayca emildiği için etkisini kısa sürede göstermektedir. Bu yağı içeren şampuan gibi ürünler kullanabilir ya da doğrudan saç diplerinize uygulayabilirsiniz. Saç dökülmesinin yanı sıra saç biti gibi sorunlarda da etkili olmaktadır.

Saç dökülmesi konusunda hindistancevizi yağı, biberiye yağı, fındık yağı gibi yağları da kullanabilirsiniz. Saç yapınıza en uygun olan yağı kullanmanız olumlu sonuç almanızı sağlayacaktır.

İzmir’de geçirdiğim 5 yıllık öğrencilik hayatımın sonucunda, neredeyse her mahallesini, her sokağını ezberleme şansına kavuştum. Öğrenciliğin getirdiği durum sebebiyle bazen cebim para dolu, bazense nakit sıkıntısı içerisinde İzmir’i köşe bucak gezip dolaştım. Tüm bu gezilerimin bana kazandırdığı en önemli özellik ise artık İzmir’i ziyaret edebilecekler için mükemmel bir rehber olmuş oluşumdu. Bildiklerimi de kaleme alarak, seyahat programları arasında İzmir olan arkadaşlar için faydalı bir yazı yazmaya karar verdim. İlçe ilçe, bölge bölge işte İzmir’de gezilebilecek her yer:

Urla

Her ne kadar bir çok kişi Urla’da denize girmeyi tercih etse de Urla’da denize girmek bence pek mantıklı bir aktivite olmaz. Sığ bir denize sahip oluşu güzel geliyor olsa da yosun ve çamurun fazla oluşu sebebiyle pek keyifli vakit geçiremeden denizden çıkabilirsiniz. Zira, ben o şekilde yapmıştım. Neredeyse 100 metreden fazla mesafe denizde boyunuzu aşmadığı için aslında bir bakıma da güvenli. Aynı şekilde yöresel bir bölge olduğu için deniz kenarında mangala da şahit olmanız yüksek ihtimaller arasında. Yine de Urla’ya gidip denize girmeseniz de genel bir tur atmak istiyorsanız F.Altay aktarma merkezinden dolmuş ya da otobüsü tercih edebilirsiniz.

Çeşme

İzmir’in en temiz sahili ve denizi Çeşme’de diyebilirim. Bu temizlik de devamında bir pahalılığı da getirmiyor değil. Sahil bölümündeki şezlonglar, marketler, tekel bayileri normal fiyatların üzerinde hizmet veriyor. Bir su normalde 50 kuruş iken burada 1.5 2 TL’yi bulabiliyor. Şezlong fiyatlarıda 10 Türk Lirasından 20 Türk Lirasına kadar değişiyor. Biraz tuzlu olsa da(fiyat olarak) oldukça keyifli bir deniz vakti geçirmek istiyorsanız F.Altay’dan otobüs ile birlikte Çeşme’ye ulaşabilirsiniz.

Çeşmealtı

Çeşme kadar sakin bir denizi olmasa da ve 3 mevsim bol rüzgara sahip olsa da yaz aylarında yer yer kayalıkları ile keyifli bir deniz günü geçirmeniz için vazgeçilmezler listemde yer alıyor. Özellikle yöresel halkının sıcakkanlılığı ve hoş muhabbeti mükemmel bir gün geçirmenize yardımcı oluyor. Eğer Urla’ya gidip de memnun kalmadıysanız, Urla’ya 10 dakika uzaklıkta olan Çeşmealtı’na geçerek kendinize mükemmel bir gün geçirme şansını yakalayabilirsiniz.

Özdere

İzmir’in kafa dinleme yeri olarak tabir edebilirim aslında. İzmir’in diğer ilçelerine göre biraz daha derin bir denize sahip olsa da plajda ücretsiz duş alma ve ücretsiz giyim kabini kullanma şansı Özdere’yi tercih etme sebeplerinden bir tanesi. Genellikle ailelerin tercih ettiği bir ortam olması sebebiyle de biraz daha sessiz ve sakin bir ortama sahip. Buraya ulaşım için de otogardan veya Gaziemir Semt Garajından minibüslere binebilirsiniz.

Foça

Foça, hem sakinliği, hem dolu doluğuyla, hem pahalılığı, hem de ekonomikliğiyle her telden insanın keyif alabileceği muazzam bir ilçe. Tarihi evleri, denize çıkan dar sokakları, ahşap iskeleleri ve masmavi denizi ile sizi büyüleyecek olan Foça’ya gittiğinizde mutlaka uzun bir kuyruk gördüğünüzde o kuyruğa girip, Foça’nın meşhur dondurmacısının külahından bir dondurma yemeyi ihmal etmeyin. Tabi ki anlattığım şeylerin büyüsüyle birlikte Eski Foça’dan bahsettiğimi fark ettiğinizi düşünerek hiç söylemiyorum bile.

Türkiye’nin küçük, şirin ve öğrenci dostu kendi Niğde’de öğrencilik yaptıysan, sen de bu ortak paydalardan nasibini almışsın demektir. Hadi gel, hatıraları tazelerken Niğde’yi tercih edecek yeni arkadaşlara birkaç tüyo verelim!

1. Mecburiyet Caddesi

Niğde insanı o kadar samimi ki, “tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer” atasözünü hayata geçirerek bu caddenin ismini “Mecburiyet Caddesi” olarak değiştirmişler. Asıl adını merak edenler için hemen belirtelim “Dr. Sami Yağız Caddesi”. Niğde’nin hem en kalabalık, hem de en işlek caddesi olma özelliğini taşımasının yanında, bütün kafeleri, bütün mağazaları ve işinize yarayacak bütün dükkanları bu cadde üzerinde bulmanız sebebiyle halk tarafından “Mecburiyet Caddesi” olarak tanımlanıyor. Çok iyi değil mi? Ne kadar da samimi! Bu caddenin getirdiği tek dezavantaj ise, tüm şehir halkı bu caddeye her gün her dakika uğradığı için gizli bir iş çevirmeniz neredeyse imkansız! Ya sınıf arkadaşı, ya yan sınıftan bir arkadaş, ya da yan sınıftan arkadaşın oda arkadaşı ile mutlaka karşılaşırsın Mecburiyet’te! ☺

2. Uzak mı, o da ne?

Büyük bir şehirden Niğde’ye gelenlerin hayatlarındaki “uzak” kavramı, Niğde’de kaldıkları süre boyunca ortadan kalkacaktır. Hatta şöyle bir şey söyleyelim; otobüsü sadece kampüse gidebilmek için kullanıyorsunuz! Onun dışında hiç otobüs, dolmuş kullanmanıza gerek yok. Zaten marketten çıkarken yanlışlıkla bankaya girip, kuaförde saçlarınızı kestirirken bir sigara molası kadar kısa sürede kargo gönderimi yapabilirsiniz.

3. Patatesin Başkenti!

Yılda 700bin TON (büyük harflerle yazdım ki gözden kaçmasın!) patates üretilen bir şehre geliyorsunuz. E haliyle patates kızartması, patatesli yumurta, patates yemeği, patatesli pilav, patatesli barbun gibi patates kombinasyonlarına kendinizi şimdiden hazırlayın.

4. Kafa dinlemek için uzağa gitmeyin, kampüste göl var!

Türkiye’deki birkaç kampüste yer alan göllerden birisi de Niğde Üniversitesinde. Kampüsün ortasında göl var, göl! Her ne kadar bazı zamanlarda kötü bir koku yaysa da, buruna bir mandal takıp manzarasına doyulamayacak cinsten. Hele bir de bahar mevsiminde gelen flamingo kuşları yok m? Tadına doyamayacaksınız.

5. Otobüs Şoförleri

Niğde’ye ilk geldiğinizde otobüs şoförlerini telsizle görüp, kalp krizi geçirme şoku yaşayabilirsiniz. Ama merak etmeyin, alışıyorsunuz. Hele bir de şoförler muhabbet etmeye başladı mı, değmeyin keyfimize. Niğde Üniversitesi’nden mezun olan herkesin bir telsiz anısı mutlaka vardır.

6. Adanalıların işgali altındayız!

Kafayı nereye çevirseniz “Üni Niğde” yazısı ile Adana Demirspor’lu öğrencileri görürsünüz. İlk görürsünüz, hmm dersiniz. İkinci de, ooo dersiniz. Üçüncü de, vay be! dersiniz. Dördüncü de, haydaaa dersiniz. Beşinciden sonra alışırsınız. Adanalı dedin mi Niğde’nin her yerinde karşınıza çıkabilme potansiyellerini düşünürsünüz. Sebebi ise Niğde Üniversitesi öğrencilerinin büyük bir kısmının Adanalı öğrencilerden oluşması.

7. AVM Yok, Mecburiyet var…

AVM dediğin şeyi artık hayatından çıkartabilirsin. Onun yerine “Mecburiyet” vereceğiz çünkü sana. İyi taraftan bak, AVM’ye oranla mecburiyette herşey çok ucuz!

8. Çan sesleri… Şaka şaka Çan eğrisi!

Dostluğun bittiği dönem, vize ve final sınavlarından 1 hafta önce başlayıp, sınavların bittiği gün kadardır. Bu süre zarfında dostunuz, arkadaşınız kalmaz. Neden? Çünkü çan eğrisi var! Kimse kimseye Niğde Üniversitesi’nde kolay kolay not vermez. Cüzdanını kaybeden görürsün ama defterini kaybeden göremezsin!

9. Uçacaksın, uçacaksın, havalara uçacaksın!

Mevsim, saat, dakika, yağmur, kar fark etmeksizin rüzgar yiyeceğiniz için vücudunuz rüzgara bağışıklık kazanacak. “Sen cepleri bi taşla doldur istersen” esprisi ise Niğde halkı tarafından milli espri olarak kabul edilip, zayıf herkese gün içerisinde 13127 kere söylenmektedir. ☺

10. Otobüs Şoförü: Milli Piyango var mı ?

Eğer “Milli Piyango var mı?” sorusundan sonra derin bir sessizlik ihtiyacı hissediyorsan, Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezunsun demektir. Selam! Seni buldum! ☺ Yeni gelecekler için spoiler: Sabahları kampüs girişinde sorulan bu soru, büyük bir sükunet ile karşılanıp cevaplanmazsa, otobüs direk olarak eğitim fakültesine gideceği için bir Eğitim Fakültesi öğrencileri tarafından bir hayli önemlidir.

Mecburiyet ile başlayıp, Milli Piyango ile bitirdiğimiz Niğde Üniversitesi tanıtımımızı okudunuz. Halen Niğde’yi tercih etmeyi düşünür müsünüz bilmem ama bizden bir tavsiye, eğer zayıfsanız valizinizi taşla doldurup öyle gidin ☺