Bazen gözlerle ifade edilemez duygular..O zaman kalemin gücü başlar..

Eşe ve Sevgiliye Alınabilecek En Güzel Hediyeler

8 sene önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Hepimiz hayatımızda birilerine mutlaka hediye almışızdır. Alınan hediyenin alınan kişiye göre çok dikkat edilerek seçilmiş olması, karşı tarafla olan bağınızın ne derecede olduğuna karar verip sonrasında ince eleyip sık dokuyarak bir hediye seçmeniz aranızdaki bağı kuvvetlendirmede etkili olacaktır. Eşinize veya eşiniz olmaya aday olan sevgilinize hediye alırken öncelikle onun söylediklerinden ne tür bir hediye mesajı verdiğini çıkarmaya çalışın.  Eğer bunu yapamıyorsanız, yahut mesaj vermiyorsa karşı taraf; onu bir akşam yemeğine götürebilir, güzel bir mekana oturmaya gidebilirsiniz. Karşı taraf, eşiniz veya sevgiliniz çalışmakta ise onu günlük işin kazandırdığı tempodan, stresten kurtulmasını sağlayacak bir mekanda aktivite ile stres atmasına katkı sunabilirsiniz.

Yani bir güzellik merkezine yada eğlenceli vakit getirebileceği bir kursa gitmesini sağlayabilir, bu tarz farklı bir hediye sunabilirsiniz. Son olarak sunulabilecek, eşe veya sevgiliye alınabilecek, maksimum seviyede olumlu tepki alabileceğiniz bir hediye ise hediyeyi kendinizin hazırlamasıdır. Mesela ikinizin fotoğraflarından oluşan bir albüm yada güzel bir fotoğrafınızı çerçeveleyerek, karşı tarafa hediye ederek tam anlamıyla maneviyat dolu bir hediyeleşmeyi sağlayabilirsiniz. Eşe veya sevgiliye sunulabilecek daha pek çok hediye vardır tabii ama sevgilinizin karakterine ve ilgisi doğrultusunda hediye seçimi yapmanız daha doğru ve verimli, güzel bir sonuç doğurur. Hediye seçiminde tabii çevrenizdeki insanlardan destek almanızda yararınıza olacaktır, bunu da unutmadan hareket etmeye dikkat edin.

2.220 kez okundu.
4 Yorum Yapıldı

Evlilik Yıldönümü için Mekan Önerileri

8 sene önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Evlenene kadar Sevgililer Gününde ne yapsak derdini evlendikten sonra evlilik yıldönümümüzde ne yapsak alıyor. Herkesin tercihi farklı olmasına rağmen biz size yine de yardımcı olabilecek fikirler vereceğiz. Sonuçta o günü planlarken dikkate almanız gereken ilk şey, eşinizin nelerden hoşlandığı olmalıdır.

10

Eğer sürpriz bir etkinlik düzenleyecekseniz gideceğiniz mekan hakkında çok seçici davranmalısınız. Öncelikle eşiniz ne tarz mekanlardan hoşlanıyor, ne tür müzikler seviyor, hangi dünya mutfağı damak tadına daha çok uyuyor gibi sorular mekan seçiminizde etkili olacaktır. Eğer romantik bir kutlama peşindeyseniz eşinizle ilk tanıştığınız ya da size evlenme teklifi ettiği mekanlar gibi, sizin için özel olan mekanlardan birini seçebilirsiniz.

evlilik yıldönümü mekanları

Yemek fikri sıradan geliyorsa bir başka önerimiz de kutlamayı haftasonuna bırakmanız. Haftasonu 2 gün boyunca başbaşa kalabileceğiniz sakin ve huzurlu bir yer seçebilirsiniz. Bütçenize göre ve yaşadığınız şehirden çok fazla uzak olmayan bir yer hem sizi yormayacak hem de güzel vakit geçirmenizi sağlayacaktır.

6i-1250x600

Tüm bu saydıklarımız daha önce tarafınızdan yapıldıysa ve iddialı bir öneriye ihtiyacınız varsa size tavsiyemiz yurtdışı tatiller olacaktır. Yurtdışına çıkışla ilgili herhangi bir sorununuz yoksa hayal gibi bir yıldönümü geçirmek için her bütçeye uygun bir yer bulmak mümkün. Kış aylarında Prag’ın büyüsüne kapılıp hayatınız boyunca unutamayacağınız bir yıldönümü geçirebilirsiniz. Yaz aylarına denk gelen yıldönümleri içinse önerilerimiz tabiki deniz kıyısı mekanlar olacak. Eğer bütçeniz uygunsa Güney Pasifik’teki Bora Bora adası aşkınızı tazelemeniz için yaratılmış gibi. Kasım’dan Nisan’a kadar oldukça yağışlı olan bu ada Mayıs ayından Ekim ayına kadar 25-30 derece civarında oluyor. Bembeyaz kumlarda güneşlenerek ve dinlenerek geçireceğiniz yıldönümünüzü yaz tatilinizle birleştirmek isteyeceksiniz.

1_231201315161_37420

Evlilik yıldönümünüzde gidebileceğiniz bu mekanlar arasında mutlaka sizin de bütçenize uygun bir mekan olacaktır. Mutlu bir evliliği pekiştirip, harika bir yıldönümü geçirmenizi diliyoruz.

4.074 kez okundu.
11 Yorum Yapıldı

İlk Randevuda Neler Konuşulur?

8 sene önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

İlk izlenim herkes için çok önemlidir. İlk bakışta ilk görüşte karşınızdakinde bıraktığınız izlenim, ilişkiniz devam ettiği sürece etkili olacaktır. Her şeyden önce yeni tanışacağınız bir insana gülümsemekten çekinmeyin. Sıcak ve mütevazi bir gülümseme karşınızdaki insan üzerinde mutlaka olumlu bir izlenim bırakacaktır.

1

Karşınızdaki kişiyle, abartmamak koşuluyla göz teması kurmak ilk randevuda çok önemlidir. Çünkü gözleriniz karakterinizi yansıtır. Burada “Gözler kalbin aynasıdır” sözüne de atıfta bulunalım. Sohbet sırasında karşınızdaki kişiyle anlık göz temasları kurmak, utanacağınız ya da saklamak isteyeceğiniz hiçbir şey olmadığı anlamına gelir. Güven aşılamak için bundan daha iyi bir yöntem olamaz.

4

Bir ilişkiye başlamak amacıyla gittiğiniz bu görüşme sırasında karşınızdaki insanla temas kurmaktan çekinmeyin. Konuşurken omzuna ya da koluna dokunarak temas kurmanız bilinen bir flört taktiğidir. Ayrıca bu küçük ve abartısız dokunuşlar onu etkileyecek, ilişkinize aşama katettirecektir.

3

Bir ilişkiye adım atıyoruz diye çok ciddi durmanıza gerek yok. Herkes biraz eğlenmek ister. İnsanlar ilişki kurarken birlikte gülüp eğlenebildikleri, bir şeyler paylaşabildikleri insanları tercih ederler. İlk randevunuzda da yeri geldiğinde birkaç espri yapabilir, hem kendinizin hem de karşınızdaki kişinin rahatlamasına katkı sağlayabilirsiniz.

2

Randevu sırasında dikkat etmeniz gereken şeyler olduğu kadar öncesinde de dikkat etmeniz gereken şeyler var. Örneğin randevudan önce kullanacağınız parfüme ve kullandığınız miktara çok dikkat edin. Karşınızdaki kişinin beğenilerini henüz bilmediğiniz için ekstrem ve yoğun kokulardan uzak durun. Unutmayın parfümünüz sizi yansıtır. Randevunuz sonlandıktan sonra bile o kokuyu her duyduğunda aklına sizin geleceğinizi unutmayın.

5

Son olarak ilk randevunuzda asla yapmamanız gereken bir şeyden bahsedeceğiz. İlk randevunuzun son randevunuz olmaması için yapmamanız gereken şey susup oturmak. Konu her ne olursa olsun fikrinizi beyaz etmekten çekinmeyin. Konuyla alakalı sorular sormanız hem muhabbeti ilerletir hem de karşınızdaki kişi hakkında bilgi sahibi olmanıza yarar. Onun hayatıyla ve görüşleriyle ilgilenmeniz kesinlikle hoşuna gidecektir.

2.269 kez okundu.
1 Yorum Yapıldı

Nasıl öpüşülür? İlk öpüşme nasıl olmalıdır?

10 sene önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Her insan karşı cinse hissettiği duyguların zirvesi olarak öpüşmeyi ister. Öpüşme insanın karşı kişiyle ilişkisinde bir +’sı vardır. İnsanların en baştan beri var olan dudaktan öpüşme, erkek ve kadının birbirine olan ilgisinin bir parçasıdır. Ancak çoğu insan ilk öpüşeceği için nasıl yapması gerektiğini bilmez ve güzel olmadığını var sayarak strese girer.

Bazı durumlarda ise kişi karşısındaki insanı nasıl doğru şekilde yapması gerektiğini bilmez. Öpüşmenin taslağı yoktu ancak karşısındaki insanın hoşuna gitmesi gerekir. Öpüşmek; asla tek taraflı değildir ve sizin zevk aldığınız kadar öpüştüğünüz kişinin de zevk alması gerekir. Bu nedenle özellikle ilk öpüşmede abartıya kaçmayın ve sade olmaya çalışın.

Öpüşmenin envai çeşit türleri vardır, hatta Fransız öpücüğü olarak tabir edilen bir tarz olduğu dahi söylenir. Fransız öpücüğü dilin etkin olarak kullanılmasıyla oluşan bir öpüşme stilidir. Bu stiller ilk buluşma için biraz fazla gelebilir. Her şeyin bir ölçüsü vardır. Dilinizi kullanırken karşısındakini rahatsız etmemeye dikkat etmelisiniz.

Öpüşme sırasında karşıdaki ile ister istemez bir bağ kurarsanız öpüşmeyi tüm vücudunuzda hissedersiniz. Abartıya kaçmadan elleriniz ile karşınızdakine dokunun. Ayrıca insanın öpüşme sırasında nefes alma ihtiyacını unutmayıp buna göre davranın. İlk buluşmalarda öpüşme arzusundaysanız aceleye getirmeye çalışmayın.

Nasıl öpüşülür sorusunun tek cevabı; en az sizin kadar karşınızdakinin de hoşuna gitmesidir. Bu nedenle ilk öpüşmede hareketleriniz ve sözlerini ile ortamı uygun hale getirmelisiniz. Karşınızdaki insan öpüşmeyi istemedi halde öpüşmeye zorlamanız öpüşmenin kötü geçmesine neden olacaktır. İyi bir öpüşme için siz en iyisi gözleriniz kapatın ve içinizden geldiğince davranın.

80.684 kez okundu.
23 Yorum Yapıldı

Üniversitede Sevgiliyle Aynı Evde Kalmak!

10 sene önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Ailenin yanından ayrılıp kendine ait bir eve taşınmak, her Türk gencinin en büyük hayallerinden biridir. Özellikle lise çağındayken annesi çalışmayanlarda ayrı eve çıkma isteği bir tutku halini almıştır, çünkü her türk ergeni amerikan pastası tarzında ottan boktan filmleri izleyerek büyümüştür.

Bu filmlerde her isteyenin annesi, babası evdeyken sevgilisini getirip rahat rahat seviştiğini, her akşam partilerde milletin; ağızlarına fıçılardan bira fışkırtıp,acayip seksi danslar edip sonra tavşanalar gibi seviştiğini görmüş ve kendi durumuna bakıp imkansızlıkları görüp iç çekmiştir. Bir kızı eve getirmek için ikna etmek, federeri çim kortta yenmek kadar zor iken, bide kızı eve getirmeyi annenin altın gününe gittiği bir ana denk getirmen lazım ki bu; tek yüzüğü, Mordor topraklarına ulaştırıp, Hüküm Dağı’nın alevlerinde yok etmekten daha zordur. Annenin gittiği günü öğrenirsin kız ikna olmaz, ‘bugün amcamalar geliyormuş babam erkenden evde ol dedi” der, gel bak ders çalışacağız havuz problemi anlatırsın bana diyerek, kızı ikna edersin tam ama bu sefer ev boş olmaz. beklersin boş günü, o gün gelir yarın bana geliyorsun demi dediğinde ”olmaz regly oldum ben her yerim ağrıyor” deyip seni mutsuzluk çukurunun dibine atar.

Yani azizim çok zordur çok , boş ev ve kızı bir araya getirmek işte bu zorlukları yaşayan bütün bünyeler, dört tane şehirdeki (ankara, izmir,istanbul,eskişehir) bir üniversiteyi kazanıp ayrı eve çıkma hayaliyle yanıp tutuşurlar çünkü hep akıllarında ”üniversitede kızlar teklif ediyormuş olum” kalıbı vardır ve zannederler ki bu şehirlere gelip bir öğrenci evi edinirlerse; bir gece güzel göğüslü, yuvarlak kalçalı sarışın aslı ile, bir gece mavi gözlü siyah saçlı deniz ile, bir gece esmer tenli, uzun bacaklı gizem ile sevişecek, hatta içinden derki ”azıcıkta şansımız yardım eder ise beyaz tenli kızıl saçlı 1.85 boyundaki afet burcuyla bile yatabiliriz”.

Lisede iken bu hayallerle yaşayan gençler üniversiteye gelince, ilk yıl yurtta kalırlar şehri tanımak ortamı falan tanımak için, ki bence de gereklidir yurtta kalmak, yurt hayatı da ayrı bir okuldur güzel dostluklar kurulur ama yurtta en fazla bir yıl kalınıp sonra eve çıkmak en makbulüdür. İşte buradan sonra konu ikiye ayrılıyor sevgili okuyucu, üniversitedeyken eve çıkanlar ve çıkamayanlar diye. Ve ben 1 yıl yurtta kaldıktan sonra eve çıkma hayalleri kurarken babam emekli olup, ailece benim yanıma taşındıkları için öğrenci evi hayallerim suya düştü, benim yaşadığım mutsuzluk yanında umut sarıkaya’nın mutsuzluk tanımları bok yemiş, o derce mutsuzdum okurken.

Ben üniversite hayatım boyunca ailemle yaşadığım için ayrı eve çıkma hayallerim devam ediyordu. Bu ayrı eve çıkma isteğinin çeşitli sebepleri var sevgili okur bunları şöyle sıralayabiliriz.

1) Artık belirli bir yaş gelip büyük şehirde olduğun için ve gerçek anlamda sevgililerin olduğu için, yukarıda bahsettiğim kızı zorla ikna edip eve getirme gibi çocukluklarla uğraşmazsın, zaten sevgilin de istiyordur sevişmeyi. amma ve lakin, ”bütün ankaralılar üniversiteyi ankara’da okur” kuralından dolayı kız arkadaşın da ailesi ile yaşıyordur (Ya da evet ben bir bahtsız bedeviyim) rahat sevişemezsin, hatta çok zordur sevişmek. Hep evi olan birilerine muhtaçsındır, hep şimdi annem gelecek, şimdi kaynanam gelecek stresi vardır, bazı zamanlar bu stres öyle büyür ki aletinin büyümesini engeller. Yani rahat rahat sevişeceğin günün hayallerini kurarsın, geceleri sabahlara kadar ”bir evim olsun artık ne olur” diye ağlarsın.

2) Çeşitli akrabalar gelir, anne kim geliyor diye sorduğunda sadece boş gözlerle baktığın cevabı alırsın: ”babanın amcasının oğlunun karısının kardeşinin dayısı gil geliyor” sen sadece ”hııımm” deyip dönersin odana. Ve gelirler konuşur da konuşurlar ”sen var ya küçücüktün gördüğümde ben seni, böyle cıbıl cıbıl geziyordun ortalıkta” tarzında kimseye faydası olmayan ama seni utandıran şekilde laflar ederler. En büyük hatayı yapıp yanlarına gitmezsen; ”geçen abuzer abinin yanına gittik, oğlu bi hoş geldin demedi üniversiteli olunca şımarmış bu çocuk” şeklinde arkadan konuşurlar.

3) Rahat sevişemezsin.

4) Gelip de kalanları vardır bide bu akrabaların,bunlar tuvaleti, banyoyu hep ihtiyacın olduğu anda işgal ederler, normalde sabah uyanıp donla işemeye gidip, sonra uykuna devam edersin ama her an karşına bir akraban çıkma riski olduğu için artık pijamanı giymelisindir ve pijamayı arayıp üstüne giyene kadar bütün uykun kaçar, kendine lanet edersin. Hadi uyudun tekrar diyelim ama ”misafirlikte fazla yatılmaz 8 da kalkılır en geç 9 da kahvaltı yapılır” kuralından dolayı bağıra çağıra kahvaltı yaparak senide uyutmazlar.

5) Rahat sevişemezsin.

6) Annen olur olmadık zamanda çamaşır makinesi, elektrikli süpürge,saç kurutma makinesi gibi, kafa siken makineleri çalıştırır sinir sistemini alt üst eder.

7) Rahat sevişemezsin.

8) Bazen yalnız kalmak istersin, hiç konuşmamak, sadece yatmak, susup oturmak istersin ama annen ve baban seni merak eder, soru sorar (haklı olarak seni düşündüğünden) sen ters bir cevap verirsin üzülürler, sonra sen onları üzdüğün için daha çok üzülürsün.

9) Rahat sevişemezsin.

10) Dostlarını istediğin zaman eve çağırıp içip, sıçıp, dağıtamazsın.

11) Rahat sevişemezsin.

12) Kaç yaşında olursan ol, kadın ol erkek ol ailenle aynı evde yaşıyorsan, 2 gece üst üstte dışarıda kaldığında ertesi gün sorular başlar, ‘yeter artık evin yolunu unuttun’ ‘bu gece de dışarıda yemeyeceksin değil mi’ gibi lafları yersin.

13) Rahat sevişemezsin.

14) Doğanın kanunu gereği en az 2 hafta da bir babanla, ortada fol yok yumurta yokken kavga edersin.

15) Rahat sevişemezsin.

16) Müziğin sesini istediğin gibi açamazsın hep bir rahatsız olan bulunur.

17) rahat sevişemezsin.

Evet burada yazılanlardan da anlaşıldığı gibi, sadece istediğim zaman sevişmek için ayrı bir eve çıkmak istiyorum sevgili okur, ama az kaldı az bir gün benim de kendi evim olacak, hatta o zaman yüksek lisansa başlayacağım, hem memur hem de öğrenci evi olacak. Yazı biterken Tony Joe White – Robbin` My Honeycomb çalıyordu sevgililerimle efenim.

9.284 kez okundu.
11 Yorum Yapıldı